“Tüm kamuoyuna saygı ile sunarız. DİSK-KESK-TMMOB-TTB”
NE SUNUYORLAR?
SARAÇHANE’DEN KAÇIŞLARINI DEĞİL,
NASIL KAHRAMAN OLDUKLARINI!
“Bir kez daha tekrar ediyoruz: İster yasaklayın ister tüm sokaklara Tomalarınızla, polis gücünüzle barikat kurun, isterse hepimizi cezaevlerine doldurun toplumsal, tarihsel ve hukuki hakikati değiştiremezsiniz. Taksim 1 Mayıs alanıdır ve olmaya devam edecektir!”
Bu açıklamaya nereden bakarsanız bakın pişkin bir açıklamadır.
PİŞKİNLİK NEDİR?
“Saygısızca davranarak işini yürüten.”
KESK ve diğerleri Saraçhane’ye toplanan kitleye ve halkımıza saygısızca davranıyorlar. Neden Saraçhane’den kaçtıklarını anlatmayıp pişkin pişkin “Taksim 1 Mayıs alanı olmaya devam edecektir” diyorlar?
Onlara bu pişkin açıklamaya yaptıran; reformistlikleridir.
Reformizmin keskin kokusudur.
“Taksim için mücadele etmek demokratik bir haktır ve meşrudur. İstanbul’da 1 Mayıs günü̈ işlenen bir suçtan bahsedilecekse eğer bu başta Anayasa’yı, Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararlarını hiçe saymak, demokratik hakkın kullanımını zor kullanarak engellemek ve hukuk tanımaz keyfi operasyonlar yapmaktır.” Reformizmin tipik özelliği zorlu süreçlerde savaşmakyerine egemenlerle uzlaşmayı seçmesidir. Saraçhane’dede KESK’in yaptığı da budur.
Tarihten örneklerle devam edelim.
- Örneğin GAZİ KATLİAMI’NA karşı direnişte KESK yoktur.
Devlet Gazi halkını katlederken o sağduyu çağrıya yapıp, Ankara yürüyüşünü iptal etmiştir.
- O, 2000’lerde yaşanan, tam 7 yıl süren, 122 devrimcinin şehit düştüğü ölüm orucu direnişinde yoktur.
- O, OHAL’de KHK ile işten atılan kamu emekçileri için Yüksel’de direnmeye başlayan Yüksel direnişinde yoktur.
- O, bedel ödenmesi gereken hiçbir direnişte yoktur.
Neden?
Çünkü;
KESK’in ideolojisi REFORMİZMDİR.
Yani BURJUVA İDEOLOJİSİDİR.
Onun için OMURGASIZDIR.
Dün söylediğini bugün,
Bugün söylediğini yarın çok rahatlıkla inkâr eder.
SAĞA SOLA KIVIRIR, gerçeği söyler gibi yapar. Seni beklentiye sokar. Ama hiçbir zaman söylemez.
Onun açıklamalarında kendi tavır ve davranışları yoktur.
Kendi yaptıkları yoktur.
Onun için KESK PALAVRACIDIR.
Nedir Palavracılık?
“Herhangi bir konuda gerçeğe aykırı, uydurma söz veya haber; uzun ve boş konuşma, martaval, atmasyon.”
KESK budur işte.
KESK’in açıklamalarının özü özeti budur.
KAMU EMEKÇİLERİ!
Devrimcilerin mücadelesi ile kurulan KESK’ten bugüne kalan işbirlikçiliktir.
İşbirlikçi KESK’ten kamu emekçilerin haklarını koruyan, gasbedilen haklarını söke söke alan bir tavır beklemeyin.
ÇÜNKÜ:
KESK, kamu emekçilerin içinde adım adım teslimiyeti örgütledi.
DEVRİMCİ KAMU EMEKÇİLERİNİ 3 SANİYELİK OYLAMA İLE TASFİYE ETTİ.
DEVRİMCİLERİN YÖNETİMDE OLDUĞU HATAY EĞİTİM SEN’E KAYYUM ATADI.
YÜKSEL DİRENİŞÇİLERİNİ KESK GENEL MERKEZİ’NDEN ATTI, SENDİKALARDAN İHRAÇ ETTİ.
SİBEL BALAÇ’I HEDEF GÖSTERDİ. GÖZALTINA ALINMASINA, TUTUKLANMASINA VE 8 YIL 4 AY CEZA ALMASINA NEDEN OLDU.
YÜKSEL DİRENİŞLERİNİ LİNÇ ETTİ.
KESK’TE DEVRİMCİ OLAN NE VARSA DÜZEN İÇİNE ÇEKTİ.
SONUÇ OLARAK:
Dün devrimci kamu emekçilerinin militan bir mücadelesinin sonucunda kurulan KESK bugün işbirlikçidir.
Ne dediğini savunacak ne de söylediğini yapacak bir cüreti vardır.
Onun için kamu emekçileri olarak bir kez daha kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz.
İşbirlikçi KESK ile tüm bağımızı kopartacağız ve MEMUR MECLİSLERİNDE ÖRGÜTLENECEĞİZ.
YAŞASIN MEMUR MECLİSLERİ!