Kitap: Sorularla Sosyalizm – Ulaş İnci

Kitap Adı: Sorularla Sosyalizm

Yazar Adı: Ulaş İnci

Yayınevi: Boran Yayınları

Basım Tarihi: Ocak 2024

Kitabı İndirmek İçin Tıklayın

ÖNSÖZ

Sosyalizm, 1917 yılında Sovyet Devrimi ile tüm dünyayı sarsmıştı. Tüm egemen güçlere korku salmıştı. Tüm ezilen halklara umut olmuştu. En temel karakteri, Bolşevik Parti’nin halkla sımsıkı bağlarıydı. Sayıları çok az olmasına rağmen halkçı politikaları sonucu kısa süre içinde halkın büyük kesimini örgütlemeyi başarmışlardı.

Şimdi, sosyalizmin yıkıldığına dair en büyük propaganda Sovyetler Birliği üzerinden yapılıyor. Bakın işte diyorlar, Sovyetler Birliği dağıldı. Sosyalizm deneyi başarısız oldu diyerek alkış tutuyorlar. Sosyalist olmayın, sivil toplumcu olun diyorlar. Oysa çöken sosyalizm değildir. Çöken revizyonizmdir. Sosyalizm yanlış değildi, yanlış olan revizyonizmdi.

Dünyada yıkılan, dağılan devrimlerden birkaçına kısaca bakacak olursak hepsinin ortak noktası, halktan koptukları noktada çözülmeye başlamalarıdır.

Sovyetler’de revizyonizm, yeni insanı yaratmak yerine, kapitalizmle üretim yarışına girdiği için; Sovyet halklarını kendi iktidarına karşı yabancılaştırmıştır. Yani halktan koptukça sosyalizmden uzaklaşılmış, halktan kopuk bürokrat yönetici tipi ortaya çıkmıştır.

Bulgaristan’da Georgi Dimitrov’un halkları birleştiren Faşizme Karşı Birleşik Cephesi’nden; Todor Jivkov’un ulusal, baskıcı, milliyetçi revizyonizmine…

Vietnam’da nesiller boyu emperyalizme karşı savaştan sonra sessiz sedasız uzlaşmaya…

Çin’de “Komünist” kabuğun içindeki kapitalizm canavarı Çin halkını öğüttü.

Küba’da “kendini koruma” adına emperyalizmle yürütülen uzlaşma politikaları, Küba’da Sosyalizmi tehlikeye atan adımlardır.

Şili ve Nikaragua’da; Eğer, tüm kurumlarıyla burjuvaziyi yok etmezseniz halklar özgür olmaz. İktidarı seçimle de alsanız, silahla da alsanız farkı yoktur.

1990’lar emperyalizmin sosyalizme, devrimciliğe mezar taşı dikmeye kalktığı, inançsızlığın, teslimiyetin halkların üstüne kabus gibi çöktüğü yıllardır. İşte bu yıllarda önderlerimiz nasıl devrimcilik yapılacağını gösterdiler tüm dünyaya. Şehitlerimiz, tutsaklarımız hala tek yol devrim, tek kurtuluş sosyalizm demeye devam etti.

İşte tüm bunlardan sonra da diyoruz ki tek yol devrim, tek kurtuluş sosyalizm. Çünkü tarih ve bilim bize, “eskiyen ve çürüyen her toplum yerini daha ileri bir topluma bırakacaktır” diyor. Eskiyen, çürüyen kapitalist düzen yerini sosyalizme bırakacaktır. Bu tarihsel zorunluluktur. Kapitalizm de artık üretici güçlerin gelişiminin önünde engeldir. Gericileşmiş ve çürüyendir. Bu nedenle yerini daha ileri bir üretim ilişkisi olan sosyalizme bırakmak zorundadır. Kısaca artık devrim kaçınılmazdır.

Bu kitapta eskiyen, çürüyen, gericileşmiş ve dolayısıyla yıkılacak olan kapitalizmi görürken; daha ileri bir üretim ilişkisi olan ve mutlaka kuracağımız sosyalizmi daha yakından göreceksiniz...

İyi okumalar diliyoruz…

*

YAZAR HAKKINDA

Ulaş İnci, 5 Ekim 1997’de İzmir’de doğdu. Kendisinden yaşça küçük iki kardeşiyle birlikte yoksul emekçi bir ailede büyüdü.

Mücadeleyle lise yıllarında tanıştı. Kısa süre içerisinde Dev-Genç saflarında örgütlendi.

Kitabın yayımlandığı tarihe kadar birçok gözaltı ve 4 kez tutsaklık yaşadı. 3.5 yıl faşizmin tecrit hücrelerinde Özgür Tutsak kimliğiyle mücadelesini sürdürdü.

Sosyalizme dair dünya devrim deneyimlerini araştırmaya da yine bu tutsaklık koşullarında başladı. Son tutsaklığında ev hapsiyle tahliye edildi ve 5 ay ev hapsinde kaldı. Bu süre içerisinde de üretmeye devam etti.

“Yaşasın Sosyalizm” isimli kitabı Aralık 2022 tarihinde yayımlandı. Kitabın yayımlanmasından kısa bir süre sonra kitap hakkında toplatma kararı çıkarılırken yazar hakkında örgüt propagandası yaptığı gerekçesiyle dava açıldı.

Yazarın ikinci kitabı “Sosyalizmin Kazanımları” Haziran 2023 tarihinde; “Sorularla Sosyalizm” ve “Sosyalizm ve Yabancılaşma” isimli iki kitabı da Ocak 2024 tarihinde yayımlandı.

Kitabın yazarı, yalnızca mücadele pratiği ile değil, teori üzerine çalışma ve üretimleriyle de kavga kaçkını tasfiyecilerin “kuşaklar edebiyatı”na karşı Kızıldere geleneğinin kesintisizliğinin bir örneğini daha sunmuştur.

Kolektif bir üretim sonucu siz okurlarıyla buluşan bu kitabı; bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm için mücadele eden ve bu mücadelede şehit düşenlere armağan ediyoruz…

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Benzer Yazılar