EMPERYALİZMİN SOL YUMRUĞU REFORMİZM, OPORTÜNİZM
Emperyalizm küçük burjuvaziyi kullanarak proletarya ideolojisinin yerine sol görünüm altında burjuva ideolojisini, örgüt düşmanlığını körüklemektedir.
Küçük burjuva düzeniçi “solu” kullanarak devrimcilere küfrettirmekte, halkı aşağılatmakta böylece Solu solla vurmaktadır.
Emperyalizmin paralarıyla fonlanan eş cinsel, çevreci, kadın hakları savunucusu küçük burjuvazi, halka
yeni bir sol olarak sunulmaktadır. Halka “eğer solcu olacaksanız böyle solculuk yapın; yani örgütsüz ve
bireysel solculuk yapın” propagandası yapılmaktadır.
Emperyalizm devrimcileri terörist diye damgalayıp, terör listelerine alıp, başlarına milyon dolarlık ödüller koyarken; burjuva ideolojisinden beslenen bireyci, örgütsüz küçük burjuva “solculuğu” fonlarıyla beslenmekte, onları mücadelesinde halka örnek olarak göstermektedir.
Emperyalizm Türkiye halklarının beyinlerini ideolojik olarak teslim alabilmek için milyon dolarlar akıtmaktadır.
Saldırı tek başına faşizm, baskı ve şiddetle değil aynı zamanda emperyalist fonlar ve hibelerle de sistematik bir şekilde devam etmektedir.
Devrimcileri ideolojik olarak teslim alamayan emperyalizm, faşist terörden, fonlara kadar her türlü yöntemini kullanarak devrim mücadelemizin önünü kesmek istemektedir. 19-22 Aralık Katliamı’yla, eşcinsel derneklere verilen paralar, sözde muhalif medyaya akıtılan emperyalist fonlarla 12 Eylül darbesi arasında sözünde bir fark yoktur.
Emperyalizm eş cinselliği özel olarak özendirmekte, örgütlenmelerini desteklemekte, örgütlenmelerinin önünün açılması için ciddi paralar akıtmaktadır.
Devrimciler işkence, kayıp, infaz, katliam, terör listeleriyle; tecrit, tasfiye, imha politikalarıyla tek tek yok edilirken; halkın sanatçıları, halkın avukatları, halkın mühendis ve mimarları, devrimci gençlik, yoksul gecekondu halkları hapishanelere doldurulurken, devrimci dergi büroları, kültür merkezleri defalarca basılırken,
Dev-Genç büroları bombalanıp, yakılırken; Halk Meclisleri, HFG merkezi polis karakollarına dönüştürülürken; eş cinsellerin, kadın hareketlerinin, çevrecilerin önünü bizim kanımız daha çok aksın, bizim çocuklarımızın hayatı uyuşturucu ve fuhuş bataklığında daha çok yok olup gitsin diye açılmaktadır.
Emperyalizm, faşizmin baskısıyla, darbelerle, işkencelerle, infazlarla, kayıplarla, hapishanelerle sonuç alamamıştır. Dini kullanmıştır sama yine istediği sonucu alamamıştır.
Şimdi ise fonlarla, hibelerle küçük burjuva düzen içi solu satın alarak, eş cinselliği körükleyerek, uyuşturucuyu özendirerek, halkımızı yozlaşma bataklığının içine çekerek sonuç almaya çalışmaktadır.
Tüm bu yapılanlar; emperyalizmin örgütlü, devrimci, solculuk yerine örgütsüz, bireysel solculuk yaratma programının bir parçasıdır. Bu işin başını da eşcinsel dernekleri ve kadın hareketleri çekmektedir.
Ülkemizde doğrudan emperyalistler eliyle milyon dolarlar harcanarak tamamıyla emperyalizmin güdümünde ve emperyalizmin parasıyla “muhalif” bir hareket yaratılmak istenmektedir. Bu muhalif hareket her ne kadar AKP karşıtlığı yapıyormuş gibi gözükse de; emperyalizmin amacı AKP karşıtlığının çok daha ötesindedir.
Eş cinsel ve kadın örgütleri bizzat emperyalistlerden aldıkları fonlarla “muhalefet” yapmaktadırlar.
Avrupa ve ABD emperyalizmi bu kesimleri ülkemizde yükselen devrim mücadelesinin önünü kesmek için kullanmaktadır. Emperyalizmin hedefi; haklar ve özgürlükler mücadelesini, halkın devrim mücadelesinden koparmak; Türkiye halklarının politik mücadeleden uzaklaşmasını sağlayarak; faşizmin saldırıları karşısında ortaya çıkan halkın ve gençliğin tepkisini düzeniçi sınırlar içinde eritmektir.
Biz Marksist-Leninistler olarak devrimlerin umut olmaktan çıkarılmasına asla izin vermeyecek, halkımızı umutsuz bırakmayacağız.
Anadolu topraklarında emperyalizmin yozlaştırma politikalarına asla izin vermeyeceğiz. Emperyalizmin halkımızın beynini ve bedenini zehirlemesine izin vermeyeceğiz.
Emperyalizmin sol yumruğu ile halkı yozlaştırmasına izin vermeyeceğiz!