Faşist Şef Gün Sazak’ın Cezalandırılması*

Faşist Teröre Karşı Mücadele Kampanyası ve Gün Sazak’ın Cezalandırılması

Kahramanmaraş katliamının planlayıcılarından, 2. MC iktidarı dönemin-de MHP’den Gümrük ve Tekel Bakanlığı yapmış olan ve bu görevi sırasın-da oluşturduğu “denetçi grup”larla Türkiye genelinde sivil faşist örgütlen-meyi güçlendiren faşist şef Gün Sazak, MHP’nin yeni kitlesel katliamlar planladığı bir dönemde Devrimci Sol tarafından cezalandırılmıştır.

Gün Sazak eylemiyle birlikte faşist saflarda panik, korku ve geri çekilme eğilimi hakim olmuştur ki, bu, Devrimci Sol’un beklediği eylem sonuçlarından biridir. Bu olumlu gelişmenin geçici değil, sürekli ve daha da derinleştirilmesi için solun sivil faşist hedeflere daha bir yönelmesi, mevcut duruma uygun taktik politikalar çizmesi ve pratiğe geçirmesi gerekirken, ne yazık ki bu başarılamamıştır. Devrimci saflarda coşku yaratan bu eylem, oportünist-revizyonist saflarda şaşkınlıkla karşılanmıştır. Faşistlerin topyekün saldırıya geçeceğinden, devrimcilerin bunu göğüsleyemeyeceğinden korkan revizyonist- oportünist solun aksine, Devrimci Sol, yerel düzeyde faşist odaklara karşı mücadeleyi sürdürürken, halk nezdinde sivil faşist terörün suç üstü yakalandığını ve örgütsel olarak da pervasızca saldırabilecek moral güç bulamayacağını söylemiştir. Sivil faşistlerin yeni katliam planları ve girişimleri daha başından direniş gösterilmesi nedeniyle boşa çıkarılmıştı. MHP’nin devlet destekli Çorum katliam planının erken doğum yapması ve başarısızlığa uğraması, bunu göstermiştir. Ardından faşistler önemli bir saldırıya daha yeltenememişlerdir. Daha sonra sivil faşist hareket saldırılarını alt düzeyde sürdürmüş, fakat bunların da devrimcilerce göğüslenmesiyle hüsrana uğramışlardır.

Ankara’da faşist şef Gün Sazak’ın cezalandırılmasıyla ilgili Devrimci Sol’un bildirisi şöyledir:

“TOPRAK AĞASI, SERMAYEDAR, KAÇAKÇI, FAŞİST ŞEF GÜN SAZAK CEZALANDIRILDI

Yıllardır Türkiye devrimcilerine ve emekçi halklarına kan kusturan, dizilerce katliamları tertipleyip, binlerce yurtseveri zindanlara sokup, işkencelerden geçiren bu faşist düzenin yetkililerinden faşist şef Gün Sazak cezalandırıldı.

Faşist şef Gün Sazak’ı niçin ölüme mahkum ettik? Halkımız;

(…)

Evet, bugün ülkemizde bir terör vardır. Ama bu terörü uygulayanlar ve başlatanlar tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de bizler değil bir avuç azınlıktır. Hiçbir devrimci, insan öldürme ve silahtan yana değildir. Ama sorun milyonlarca emekçi yoksul halkın kurtuluşu ise, bu amaç için her şey yapılmalıdır.

Halkımıza kurşun sıkan, evlerinde rahat vermeyen, her gün devlet desteğiyle yetiştirip halkımıza saldıran faşistlerdir ve onların devletidir. Silahı ve şiddeti seçen onlardır.

(…)

Faşist saldırıları yalnızca MHP’ye bağlamak yanlıştır. Faşizm kapitalizmin özünde vardır. Ve bugünkü halkın katledilmesini devam ettiren faşist saldırganları bağrında besleyen de bu devletin kurumlarıdır. Bu devletin bir azınlık gücün kontrolünde olmasıdır. İşte bunun için yalnız MHP ile mücadele kurtuluşu gerçekleştirmez. Asıl sorun mevcut faşist devlet mekanizmasını nasıl yıkacağımız, emekçi halk iktidarını nasıl kuracağımızdır.

(…)

Peki ne yapmak gerekiyor:

Bırakalım ezilen sınıfların iktidar olmasını ve devrim yapmasını, bugün can güvenliğimizi nasıl koruyacağız? Faşizmin saldırıları karşısında yaşamı- mızı nasıl garantileyeceğiz? Haklı olduğumuzu, haksızlığa karşı olduğumu- zu nasıl belirteceğiz.

Faşizmin istediği tek şey var: Faşizmi tasdik edip bir avuç azınlığın bo- razanlığını yapmak.

EMEKÇİLER – AYDINLAR – YURTSEVERLER!

Faşist terör tüm devlet kurumlarıyla bizlere saldırıyor… Bugün yüzlerce katliam yapılıyor. Yarın için binlercesinin hatta yüzbinlercesinin planları hazırlanıyor.

Tüm bu faşist oyunları bozmak ve faşizmin biz emekçi halkları ve yurt-severleri emperyalizmin ve başbuğlarının birer robotu olmasını önlemenin temel yolu, faşist teröre karşı ‘devrimci şiddet’ temelinde mücadele etmektir.

(…)

Bunun için teşkilatlanmak-savaşmak-teşkilatlanmak ve savaşmak zorundayız, başka yolu yoktur.

İşte biz devrimciler faşizme karşı savaşın öncüleri olarak sizlere sesleniyoruz.

(…)

Devrimci Sol tüm milliyetlerden halkı ve emekçileri faşizme karşı mücadelede silahlanmaya ve devrimcilerin yanında yer almaya çağırıyor.

Halkımız!

Faşist şef Gün Sazak’ın hareketimiz tarafından cezalandırılmasıyla faşist AP ve MHP devlet güvenlik güçleriyle nasıl saldırdıklarını gözlerinizle gördünüz, yaşadınız.

Faşizmin bu saldırıları karşısında bir dizi sol grup oligarşi ile ağız birliği etmişçesine karşı saldırıya geçti, bu eylem ‘halka karşı saldırıyı getirmiştir’ diye.

Şunu sormak gerekir; Kahramanmaraş’ta yüzün üzerinde insanı faşistler katlederken, devrimciler saldırdığı için miydi acaba? Aksine faşistler planlı olarak hazırlıklarını tamamlamış ve kendilerine en uygun buldukları ortamda halkın katliamını gerçekleştirmiştir. Ve Gün Sazak eylemi faşistlerin planlı katliamlarını bozmuştur.

(…)

Soracaksınız…

Faşist şef Gün Sazak’ın cezalandırılması Türkiye emekçi halklarına ne kazandırmıştır diye…

(…)

Gün Sazak’la beraber tüm işkenceci ve faşistler korkuya kapıldılar.

  • Demirel hükümetinin, güçlü devleti ve faşist polisinin moral güçlülüğü alt üst oldu.
  • CHP’li yurtseverler faşizmi bir kez daha tanıma fırsatı buldu.
  • Katliam ve işkenceler somut olarak halka gösterildi.
  • Tüm demokratlar ve aydınlar ve halkımız faşizmden çektiğinin hıncı olarak bir ‘oh’ çekti.
  • MHP’nin ne denli barışçıl olduğu maskesi ‘Sine-i millet’ kararıyla bir kez daha düştü. MHP içindeki it dalaşı da bütün çıplaklığıyla ortaya çıktı.

(…)

Faşizme karşı gerçekten savaşmak isteyenlerle, istemeyenler bir kez daha kanıtlanmıştır.

  • Halkımız faşizmin saldırıları karşısında korunmak, can güvenliğini sağlamak için silahlanmak zorunda kalmıştır.
  • CHP’li yurtseverler, CHP gerici yönetimini sıkıştırmaya başlamıştır.
  • Ecevit’in anti-faşist maskesi bir kez daha düşmüştür.
  • Faşist Demirel MHP’nin saldırıları karşısında savunamaz duruma gelmiştir.
  • Faşizme karşı nötr olanlar faşistlere karşı duyarlı olmaya başlamıştır.
  • Tüm işkenceci ve faşistlere iyi bir ders olmuş ve her an ölüm korkusuyla yaşamak telaşına girmişlerdir.

(…)

KAHROLSUN FAŞİST DEVLET !..

KAHROLSUN FAŞİST  TÜRKEŞ-GÜN SAZAK- A. OKTAY- S.SOMUNCUOĞLU !..

TÜM FAŞİST VE İŞKENCECİLER CEZASIZ KALMAYACAK!.. HALKIMIZ, FAŞİZME KARŞI SİLAHLANIN !..

KURTULUŞ YOLU FAŞİZME KARŞI DEVRİMCİ ŞİDDETTEN GEÇER!..

SAVAŞIYORUZ KAZANACAĞIZ !..

EMEKÇİ HALKLARIN ZAFERİNİ HİÇBİR GÜÇ ENGELLEYEMEZ!..”

1980 yazına gelindiğinde Türkiye’de işkence olayları iyice yaygınlaştı. Güpegündüz mahalleler, semtler askeri birliklerle, polis kuvvetleriyle sarılıyor, evler keyfi olarak aranıyor ve talan ediliyordu. Gece yarıları yataklarından kaldırılan gecekondu halkı sokaklara dizilerek sıra dayağından geçirilirken, evleri de talan ediliyordu. Böylesi koşullarda sorumluluk bilinciyle hareket eden tüm devrimci güçlere görev düşüyordu; Müdahale etmek. Devrimci Sol da bunu yapmıştır.

Türkiye, şehirlerinin (özellikle İstanbul) tam bir kışla görünümü aldığı, okulların askeri karakol haline getirildiği, insanların nedensiz yere gözaltına alınıp işkencelerden geçirildiği bir ülke haline gelmişti. 1980 bahar ve yaz aylarında polis ekiplerinin sokakta insan seçip, hemen ekip arabasında işkence yaptığı, işkenceden onlarca insanın sakat kalıp canını kaybettiği bir ülkede devrimcilerin üzerine düşen görevler vardı. Devrimci Sol bu görevin bilincinde olarak “İşkencelere ve Faşist Teröre Karşı Mücadele Kampanyası’nı” başlattı.

Bu kampanya, Devrimci Sol’un 1979-’80 sürecinde yürüttüğü kampanyalar içinde en kapsamlı olanıdır. Yurdun her tarafında örgütlü olunan şehir, ilçe, köy ve kırsal alanda; işçi, memur, gençlik vd. alanlarda, onbinlerce insan işkencenin ve işkencecilerin teşhir edilmesinde, cezalandırılmasında görev aldı. Silahlı Devrimci Birlikler ve Faşist Teröre Karşı Silahlı Mücadele Ekipleri, karakol baskınları, cezalandırmalar vd. devrimci şiddet eylemleri yaparken yine aynı süreçte onlarca banka tahrip edildi. MİT ve işkencecilerden hesap soruldu.

FAŞİSTLERİN, ÇORUM’U MARAŞ’A ÇEVİRME GİRİŞİMİ

24 Aralık 1978 Kahramanmaraş katliamından sonra halkı sindirmeye yönelik eylemlerine devam eden faşistlerin yeni hedeflerinden biri de Çorum olmuştur. Çorum’u Maraş’a çevirme peşinde koşan faşistler beklediklerini bulamamışlar, halkı gafil avlayamamışlardı. Devletin resmi kolluk kuvvetleri, ordu ve polis birliklerinin desteğiyle Çorum halkına saldıran faşistler, halkın ve devrimcilerin direnişiyle karşılaştı. Saldırılar püskürtüldü. Bundan sonra devrimcileri ve halkı Maraş’taki gibi gafil avlayamayacaklardı. Çorum olayları bir kez daha gösterdi ki, resmi ve sivil faşist güçler, faşist saldırıların ve katliamın suç ortaklarıydılar.

Çorum halkının faşist katillere karşı direnişini desteklemek ve resmi faşist güçlerle sivil faşistlerin birlikte hareket ettiğini göstermek; suç ortaklarını açığa çıkartmak için, Devrimci Sol’un yürüttüğü kampanya çerçevesinde yapılan devrimci şiddet eylemliliklerinden birisi de Bahçelievler Polis Karakolu ile MHP binasına aynı anda saldırı düzenlenmesiydi.

Bakırköy Bahçelievler’de polis karakoluyla MHP aynı yerdeydi. Faşistler ve polisler bölge halkına ve devrimcilere terör estiriyorlardı. Karakolla aynı yerde olmasına rağmen silahlı nöbet tutuyor, devriye geziyor, yoldan geçenlere zor kullanıyor, terör estirerek bölgede egemenlik kurmaya çalışıyorlardı. Bu nedenle MHP ve polis karakoluna aynı anda eylem konması Çorum’da resmi ve sivil faşistlerin halka saldırısını, işbirliğini somut olarak ortaya koyacak, suç ortaklığını gün yüzüne -bir kez daha- çıkaracaktı.

Yürütülen kampanya çerçevesinde yapılması için eylem, mahalli bölgeler sorumluları tarafından harekete önerildi. Onaylandıktan sonra eylemin hazırlıklarına başlandı. Eylemi gerçekleştirecek ekip mahalli bölgelerde, birimlerde sorumluluklar üstlenmiş kadrolardan oluşacaktı.

Eylem planı, eylem yerini gösteren krokiler üzerinde anlatıldı. Eyleme katılacakların hepsi de çevreyi çok iyi bildiklerinden plan hemen kavrandı. Eylem 3’erli iki ekip tarafından gerçekleştirilecekti. 1. ekip MHP binasını, – ki, esas hedef orasıydı- 2.ekip polis karakolunu kurşunlayacaktı.

Eylemde Yer Alan Bir Militanın Anlatımı:

“Eylem için gerekli olan 2 taksi eylem günü olan 10 Temmuz 1980’de temin edildi. 34 UE 734 ve 34 ZD 274 plakalı Murat 131 marka otomobillerle harekete geçen yoldaşlar eylem yerine geldiler. 1. grup, esas hedef olan MHP binasını kurşun yağmuruna tuttu. Binadaki faşistler silahlarını kullanmaya fırsat bulamadılar. Yoldaşlar, MHP binasının önüne ‘ÇORUM KATLİAMININ SORUMLUSU MHP’Lİ FAŞİSTLER VE FAŞİST DEVLETTİR/ DEVRİMCİ SOL’ yazılı pankartı astılar.

Bu arada 2. ekipteki yoldaşlar da polis karakolunu ateş altında tuttular. Eylemin tamamlanmasından ve pankartın asılmasından sonra arabalara binen yoldaşlar eylem yerinden uzaklaşarak geri çekildiler. Eylemde bir faşist öldürülmüş, biri polis olmak üzere 4 faşist de yaralanmıştı.”

ÖRGÜTLÜ DEVRİMCİ ŞİDDET HALKA GÜVEN VERİYOR

Devrimci Sol, 1980 yazında gerçekleştirdiği “İşkencelere ve Faşist Teröre Karşı Mücadele” kampanyasında şu eylemleri yaptı:

İstanbul Topkapı’da işçilerin, gençlerin katıldığı 1000 kişilik kitlesel silahlı gösteri… Bu gösteri başlar başlamaz jandarmalar ve polislerle çatışma çıkmış, Devrimci Sol militanlarından İbrahim Karakuş, Talip Güldal orada, yaralanan Yüksel Karan ise daha sonra şehit düşmüştür.

Kampanya faaliyetinin bir parçası olarak İzmir Güzelyalı Karakolu Devrimci Sol tarafından basıldı. Faşist polislerin işkence yaptığı Güzelyalı Karakolu’nda polisler etkisizleştirilerek nezarethaneye kilitlendi, silahsızlandırıldı, karakola işkenceyi protesto eden pankart asıldı ve karakol, polislere zarar gelmeyecek şekilde bombalandı.

Denizli Acıpayam, Bandırma’da ve Gemlik’te “Faşizmi, Kıyımları ve Hayat Pahalılığını Protesto” mitingleri yapıldı.

Yaz döneminde okullar kapalı olmasına rağmen liselerin bulunduğu tüm bölgelerde yazılamalar ve afişlemeler yapıldı. 15 bin bildiri dağıtıldı. 30 pankart asıldı. Kahvelerde, trenlerde konuşmalar yapıldı. İki korsan gösteri düzenlendi. Bakırköy’de emekli MİT subayı, Etiler’de devrimcileri ihbar eden AP Şişli Yönetim Kurulu üyesi bir muhbir cezalandırıldı, Çağlayan’da polis ekibi tarandı. Çeşitli banka şubeleri ve üç zırhlı polis arabası yakıldı, Üsküdar’da eyleme engel olmak isteyen bir polisin silahındaki mermiler alındı, uzaklaştırıldı.

DEV-GENÇ’in Kampanya Kapsamında Yaptığı Faaliyetler:

İTÜ’de;

Okul çevresinde geniş olarak yazılama yapıldı. Binlerce bildiri dağıtıldı, on pankart asıldı. 66 otobüs konuşması, 2 korsan gösteri yapılarak çeşitli bankalar tahrip edildi. 2 mahallenin giriş ve çıkışları denetim altına alınarak gösteri yapıldı, konuşma yapıldı ve bildiriler dağıtıldı.

Beşiktaş’ta;

24 pankart asıldı ve bunlardan birinde patlayan bomba sonucu 4 polis yaralandı. 2 korsan gösteri düzenlendi. Binlerce bildiri ve el ilanı dağıtıldı, yazılama yapıldı.

Şişli’de;

44 pankart asıldı ve binlerce bildiri ve el ilanı dağıtıldı, yazılama yapıldı. 3 korsan gösteri yapılarak bankalar tahrip edildi. Duvar gazeteleri ve afişlerle işkenceler ve işkenceciler teşhir edildi. İşkenceci polis Uğur Gür’ün maketi yakıldı ve bir iş yeri faşist üs olarak kullanıldığı için bombalandı.

Aksaray’da;

Yoğun şekilde bildiri, el ilanı, afişleme, yazı, kahve ve otobüs konuşmaları gibi eylemler yapıldı. 20 pankart asıldı, 3 korsan gösteri düzenlendi ve bankalar tahrip edildi. Ayrıca 10 korsan gösteri sırasında 3 iş yeri bombalandı. İşkenceci Mecidiye Karakolu bombalanıp kurşunlandı. Çemberlitaş’ta 200 kişilik gösteri yapıldı ve jandarma ile çıkan çatışmada bir Devrimci Sol militanı (Halil İbrahim Bayraktar) şehit düştü.

Beyazıt’ta;

Bölgede 20 pankart asıldı. Yoğun olarak bildiri, el ilanı ve afişleme yapıldı. 4 banka tahrip edildi. Küçükpazar Karakolu bombalanıp kurşunlandı. 20’ye yakın kahvede işkenceyi teşhir amacıyla konuşmalar yapıldı. Faşistlere ait 2 iş yeri bombalandı ve MHP Eminönü Yönetim Kurulu Üyesi ve ÜGD Başkanı’nın kardeşi faşist militan cezalandırıldı.

Kadıköy’de;

Kadıköy çarşısında bir MİT ajanı cezalandırıldı. Muradiye Karakolu bombalanıp kurşunlandı. 8 yerde korsan gösteri düzenlendi ve 5 yere pankart asıldı. 3 banka tahrip edilip pankart asıldı. Binlerce bildiri dağıtımı ve kahvehanelerde, otobüslerde, sinemalarda konuşmalar yapıldı.

İstanbul Mahalli Bölgelerin Yaptığı Kampanya Faaliyetleri:

Gültepe ve çevresi;

200 kişi ile düzenlenen korsan gösteride jandarma ile çatışma çıktı. Turgut Yılmaz adlı Devrimci Sol militanı bu çatışmada şehit düştü. Hemen peşinden 300 kişilik anma toplantısı yapıldı. Bölgede yoğun olarak gerçekleştirilen bildiri dağıtma, el ilanı, afişleme ve yazılama sırasında jandarmalarla 6 kez çatışma çıktı. 10 yere bombalı, bombasız pankart asıldı. İşkenceci polis cezalandırıldı. Faşist bir bakkal dükkanı yakıldı ve Sanayi Mahallesi’nde bir muhtar cezalandırıldı.

Çağlayan ve çevresi;

7 yere pankart asıldı, 14 kahvede işkence ile ilgili konuşmalar yapıldı.

İkisi 150’şer, ikisi 60’ar kişilik 4 korsan gösteri düzenlendi. Bölgede kampanya süresince gerçekleştirilen yoğun yazılama, bildiri dağıtımı, afişleme eylemleri sırasında polisle 4 kez çatışma çıktı. Bunlardan birinde 3 polis yaralandı, 4 muhbirin evi, evde kalan kişilere zarar verilmeden kurşunlanıp tahrip edildi. Bir sinemada yapılan 300 kişilik halk toplantısında işkence ile ilgili konuşma yapıldı.

Mecidiyeköy ve çevresi;

Biri 150 kişilik diğeri 60 kişilik 2 korsan gösteri yapıldı ve eylemler sırasında 3 kez çatışma çıktı, bir polis cezalandırıldı. 8 pankart asıldı ve yoğun olarak yazılama, bildiri dağıtımı, afişleme ve kahvehane konuşmaları yapıldı. Faşistlere ait bir araba kurşunlandı ve 8 faşist silahla yaralandı.

Kağıthane, Avcılar ve çevresi, Cennet Mahallesi, Kanarya, Sefaköy- Halkalı, Kocasinan, Kuleli, Parseller, Çiftlik, Yayla, Güngören, Bloklar, Zeytinburnu, Esenler, Bayrampaşa, Fatih, Eyüp, Alibeyköy, Küçükköy, Hisarüstü, Kuruçeşme, Paşabahçe-Anadolu Hisarı ve çevresi, Üsküdar çevresi, 1 Mayıs Mahallesi, Esatpaşa, İçerenköy-Tepeköy, Pendik, Kaynarca, Gülsuyu, Yakacık, Tuzla, Kartal gibi semt ve mahallelerde;

Bildiri dağıtımı, yazılama, afişleme, el ilanı dağıtımı, pankart asma, kahvehane-otobüs-tren ve vapur konuşmaları, sayıları 50 ile 30 kişi arasında değişen çeşitli korsan gösteriler, faşist muhbirlerin ve bunların yuvalandığı iş yeri vb. yerlerin cezalandırılması ve tahrip edilmesi, faşist-muhbir-işkenceci polislerin arabalarının yakılması ve tahrip edilmesi. Ve bu eylemler sırasında birçok defa polis ve jandarmayla silahlı çatışmaya girme gibi eylemler gerçekleştirildi.

İşçi Kesiminde Yapılan Kampanya Faaliyetleri:

Phillips, Rastaş fabrikalarında bildiri dağıtıldı, Tekfen’de işçiler ziyaret edilerek işkence ile ilgili konuşma yapıldı. Ayazağa’da iki fabrikada, bildiri, pankart asma ve çevredeki kahvehanelerde konuşma yapıldı. Bomanti fabrika bölgesinde bildiri dağıtımı, afişleme ve 2 pankart asma eylemi yapılırken; Altıniş’te işçilerin katıldığı bir korsan gösteri düzenlendi. Likör Tekel fabrikalarında, İstinye bölgesindeki fabrikalarda ve Yıldız Porselen’de bildiri dağıtımı, afiş asma ve yazılama eylemleri yapıldı. Ayrıca; maden iş kolunda;

Sagtel, Vantilatör, Omega fabrikalarına ve çevresine bildiri dağıtıldı ve işkence ile ilgili konuşma toplantıları düzenlendi.

Kimya iş kolunda;

3 fabrikada bildiri dağıtımı ve pullama yapılırken Aksaray’da bir pankart asıldı.

Genel-İş bünyesinde;

Kağıthane Sular İdaresi, Ömerli Barajı, Sular İdaresi Merkez, Feriköy ve Kadıköy şubelerinde; makine sanayiinde, İETT bünyesinde Şişli, Topkapı, Levent şubeleri ile Esenler Belediyesi’nde;

Gıda iş kolunda; Yenibosna’daki Uğur Ekmek Fabrikası, Kuştepe, Taksim, Beşiktaş, Balmumcu, Yıldız’da bulunan ekmek fabrikalarında; inşaat ve seramik iş kolunda; Duduldu Yapı Merkezi, Ataköy Timlo, İTÜ Kampüsü, Alibeyköy’deki fabrikalar, Güneşli’deki inşaat ve iş yeri çevresinde;

Sosyal iş kolunda ve özellikle MİGROS şubelerinde; Eyüp-Topkapı işçi bölgesinde, Pancar Motor, Sümerbank ve Feriköy pazarında;

Geniş olarak bildiri dağıtılmış, afiş ve pankart asma, korsan gösteri düzenleme, işkence ile ilgili konuşma toplantıları, bankaların tahrip edilmesi, çeşitli işkencecilerin maketlerinin yakılması gibi eylemler gerçekleştirilmiştir.

Memurlar ve Diğer Kesimlerdeki Kampanya Faaliyetleri:

İş yerleri, otobüs ve trenlerde 13 bin bildiri dağıtıldı. 15 bin el ilanı dağıtıldı ve afişleme yapıldı. Ayrıca çeşitli iş yerlerinde yüzlerce özel bildiri dağıtıldı. 6 iş yeri ile 8 servis otobüsünde konuşma yapıldı ve 7 tane pankart asıldı. TÜM-DER, TMMOB ve Baro ile Tabibler Odası’nın ortak basın toplantısı yapıldı. Tekel Genel Müdürlüğü’ne ve İstanbul Belediye Sarayı’na işkencecilerin maketleri asıldı. Belediye zabıtaları 4 bölgede bildiri, yazılama ve pullama eylemi yaparak 2 de pankart astılar. Ayrıca 50 kişilik korsan gösteri düzenleyerek bir banka tahrip edildi ve pankart asıldı.

Mühendisler; Odalara bildiri ve el ilanı dağıtımı yaparak, memurların korsan gösterisine katıldılar.

Öğretmenler; 3 bin bildiriyi evlere, otobüslere, pazar yerlerine dağıttılar ve ayrıca afişleme yaptılar. 8 bin el ilanı dağıtarak çeşitli yerlere duvar gazeteleri astılar, yazılama yaptılar. Devrimci Öğretmen Hareketi tekelci bir bankayı tahrip edip kurşunladı, pankart astı. Ayrıca Uğur Gür’ün maketini astılar.

Anadolu’da Yapılan Kampanya Faaliyetleri Ankara;

Çalışkanlar-Yenievler’de geniş şekilde yazılama, pullama, bildiri dağıtımı, duvar gazetesi-pankart asma eylemlerinin yanı sıra bir polis ekip otosu yakıldı, bir muhbirin evi dağıtıldı. Geniş bir halk toplantısı yapıldı. Gültepe, Telsizler, Öncüler-Yiğitler, Ege Mahallesi, NATO yolu, Dikmen, Şirintepe, Abidinpaşa, Ufuktepe’de yazılama, afiş asma, bombalı-bombasız pankartlar asma, kahve konuşmaları yapıldı. Aktaş-Yenidoğan’da bildiri, afiş, yazılama ve pankart asma eylemlerinin yanı sıra faşistlerin evleri bombalandı ve kurşunlandı ve bir faşiste ait araba yakıldı.

Ankara’daki mahalli bölgelerin dışında DEV-GENÇ ve işçi kesiminde de bildiri dağıtma, pullama, yazılama faaliyetleri yürütüldü. Ayrıca Liseli DEV-GENÇ’liler tarafından İskitler, Altındağ, Maltepe, Kızılay ve Anıttepe’de ve daha birçok yerde pankartlar asıldı, korsan gösteri düzenlendi, bankalar tahrip edildi. Tüm Ankara’da bu eylemlilikler sürecinde 40 bin bildiri dağıtıldı.

Eskişehir;

Özellikle Takkalı mahallesinde yoğunlaşan kampanyada bir muhbir cezalandırıldı, ikisi de dövüldü, silahları alınıp halka teşhir edildi. Polis ekiplerinin zaman zaman mahalleye girişleri engellendi. Şehir genelinde ise bildiri, afiş asma, pankart asma faaliyetleri yanında halkla birlikte işkence konulu toplantılar düzenlendi.

İzmir;

DEV-GENÇ biriminde yoğun bir şekilde bildiri dağıtma, afişleme, el ilanı, pullama, merkezi yerlere bombalı pankart asma eylemleri yapıldı. Bazı polis noktaları ve polis arabaları tahrip edildi, kasetle propaganda yapıldı.

Mahalli bölgeler; Bornova, Bayraklı, Gümüşpala, Yeşilyurt, Karbağlar bölgelerinde geniş olarak bildiri, yazı, pankart asma işlerinin yanında faşist odaklara yönelik devrimci şiddet eylemleri yapıldı. Otobüs, kahvehane, sinema konuşmaları yapıldı. Bornova AP binası ve Gümüşpala AP binası basılarak içeridekiler bir odada tecrit edildikten sonra bunlara zarar gelmeyecek şekilde bina bombalandı ve pankart asıldı. Aynı şekilde muhbirlere karşı da yapılan eylemlerde iki muhbir bacaklarından yaralanarak boyunlarına suçlarıyla ilgili yafta asıldı. Faşistlere ait 4 dükkan tahrip edildi. Gümüşpala MHP binası bombalanıp pankart asıldı.

Manisa;

Manisa’da da diğer şehir ve kasabalarda yapılan barışçıl mücadele biçimleri etkili olarak hayata geçirildi. 2 bombalı pankart asıldı. 8 bin el ilanı dağıtılıp, 500 afiş asıldı. Saruhanlı’nın köylerinde de bildiri dağıtımı ve kahvehane konuşmaları yapıldı.

Denizli;

Burada da geniş olarak barışçıl mücadele araçlarının tümüne başvuruldu. Bunların yanı sıra AP binası ve birçok banka tahrip edildi. İşkence yapıldığı tespit edilen bir karakol basıldı. Acıpayam’da miting yapılırken Çameli, Çavdar, Çal, Nihkar ve köyleri de dahil olmak üzere geniş olarak bildiri dağıtımı, afişleme, el ilanları ve duvar gazeteleri asma eylemleri yapıldı.

Aydın;

Tariş’te çalışan bir faşistin ve Milli Aydın Bankası şefinin evi bombalandı. Korsan gösteri düzenlendi, köylerde toplantılar yapıldı. Bunlarla birlikte diğer barışçıl mücadele biçimleri de hayata geçirildi.

Uşak;

TİSK binası basılıp bombalandı ve pankart asıldı. Ayrıca Uşak’ın içinde ve çevre köylerinde barışçıl mücadele biçimleri etkili olarak yürütüldü.

Antalya;

7 bin bildiri, 3 bin el ilanı dağıtıldı, geniş yazılama yapılarak 3 bombalı pankart asıldı.

Adana;

Sakarya, Narlıca, Döşeme, Emek, İstiklal, Meydan, Kuruköprü, Hürriyet, Kemalpaşa, Cengiz Topel, Kanal, Zillidede, Akkapı, Mıdık mahallelerinde yazılama vb. barışçıl mücadele biçimleri hayata geçirildi, devrimci şiddet eylemi olarak işkenceci bir timde görevli bir polis Sakarya mahallesinde cezalandırıldı.

Tarsus;

Korsan gösteri ve diğer mücadele biçimlerinin yanında, ilçede AP ve MHP’nin faşist örgütlenmesini yapan Hasan Yavaş adlı bir faşist cezalandırıldı.

Osmaniye;

Faşistlerin üs olarak kullandığı bir gazino basılıp tahrip edildi. Osmaniye AP binası bombalandı. Ayrıca köyler de dahil geniş olarak yazılama, pankart asma eylemleri yapıldı.

Hatay, İskenderun, Mut ve Ermenek, Konya Ereğli, Karapınar’da da yazılama, bildiri, el ilanı ve kahvehane konuşmaları, pankart asma gibi eylemler gerçekleştirildi.

Bursa;

Bir süre önce polisin Devrimci Sol’a karşı sürdürdüğü operasyonlar sonucu gerçekleşen bazı yakalanmalardan sonra, polis Bursa’da “Artık Devrimci Sol bitti” diyordu. Bunun böyle olmadığına kampanya süresince herkes şahit oldu ve polis adeta ne yapacağını şaşırdı.

Devrimci şiddet eylemlerinde Yeşilyayla’da faşist bir diş teknisyeni cezalandırıldı. Işıklar Polis Karakolu basılarak nöbetçi bekçi etkisizleştirilerek silahı alındı ve karakol bombalandı. Ayrıca bir polis noktası da bombalandı, başka bir polis noktası da tahrip edildi. Alacahırka ÜGD binası kurşunlandı ve aynı yerdeki faşist muhtarlık bombalandı. Çınar’da faşistlerin manav ve terzi dükkanları bombalanıp kurşunlandı.

Klasik barışçıl mücadele biçimlerinin yanında Zafer, Kemerçeşme, Selamet, Yeşilova, Yeşilyayla, Mollaarap mahallelerinde lastikler yakılarak yollar kesildi ve meşaleli kitle gösterileri yapıldı.

Ayrıca MHP Bursa İl Yönetim Kurulu üyesi ile yanında bulunan faşist bekçi işyeri basılarak cezalandırıldı.

Gemlik’te de yazılama, bildiri dağıtımı, afiş asma, duvar gazeteleri eylemlerinin yanı sıra lastikler yakılarak meşaleli kitle gösterisi yapıldı, fabrika ve kahvehanelerde konuşmalar yapıldı.

Faşistler tarafından katledilen Devrimci Sol militanı Recep Sinan’ın katledilmesinde rolü olan bir faşistin evi bombalandı ve kurşunlandı. Gemlik MHP İlçe Sekreteri Erol Pınar cezalandırıldı.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Benzer Yazılar